KİB sabah analizi: Piyasa fiyatlamasının özeti – Trump 2.0 loading…
Kritik gecenin sabahında, henüz ABD’de oy sayını sürse de, Trump’ın kazanma ihtimalinin oldukça arttığını görüyoruz. Cumhuriyetçilerin Senato’da üstünlüğü sağlama ihtimali…
Kritik gecenin sabahında, henüz ABD’de oy sayını sürse de, Trump’ın kazanma ihtimalinin oldukça arttığını görüyoruz. Cumhuriyetçilerin Senato’da üstünlüğü sağlama ihtimali de oldukça artmış durumda. Temsilciler Meclisi’nde de durumun aynı olması, Trump’ın elinin çok daha kuvvetli olacağı anlamına geliyor.
Piyasa şimdiden Trump’ı kutluyor
Piyasa fiyatlamasına bakılırsa… ABD borsalarının vadeli işlemlerinde %1’in üzerine yükselişler görüyoruz. Dolar’ın bir dizi para birimine göre değerini gösteren sepet kur DXY, Trump’ın ABD başkanlık seçimlerini kazanabileceğini öngörmesi %1,5 yükselerek 2023 başından bu yana en büyük günlük yükselişi kaydetti.
Bitcoin aldı başını gitti
Trump’ın gazabından en çok etkilenmesi beklenen iki ülkenin para birimi Meksika Pezosu ve Çin Yuan’ı dolar karşısında sırası ile %3 ve %0,75 değer kaybetti. Trump’ın lehte söylemleri ile kripto para cenahında da müthiş bir yükseliş görüyoruz: Bitcoin %10 artışla 75bin dolar seviyesinden ve tüm zamanların zirvesinden işlem görüyor. Kıymetli madenler ise şimdilik sessiz.
Trump’ın göçmenlik kısıtlamaları, vergi indirimleri ve gümrük tarifelerini içeren politikalarının enflasyon ve tahvil getirileri üzerinde yukarı yönlü baskı yaratabileceğini endişesinin piyasa fiyatlamasına da sirayet ettiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Daha basit bir söylem ile, Trump’ın agresif ve radikal hedefleri beraberinde pek çok belirsizlik yaratıyor! ABD 10 yıllık tahvil faizi %4,47 son üç ayın zirvesine yükseldi. Trump’ın politikalarının dolar üzerinde pozitif bir etki yaptığı lâkin bunun da FED’in faiz indirimlerinde sınırlamalara yol açabileceği düşünüyoruz. Yine de, yarın sonuçlanacak olağan FED toplantısından 25 baz puan faiz indirimine kesin gözüyle bakıyoruz.
Yeni günün ilk işlem saatlerinde Asya-Pasifik hisseleri karmaşık bir seyir görüyoruz
Japon Nikkei endeksi Yen’in zayıflamasıyla %3’e yakın yükseliş kaydederken, Şangay borsasının yatay, Hong Kong borsasının ise %2,5 gerilediğini not edelim. Asya haberlerinde Çin para birimi Yuanın dolar karşısında baskı altında olması nedeniyle bazı Çin bankalarının Yuanın düşüşünü yavaşlatmak için dolar sattığını da okuyoruz. Petrol fiyatları ise ABD seçim sonuçları beklentisiyle Asya piyasalarında %1 düşüşle işlem görüyor.
Türkiye’de hala olumsuz TÜFE fiyatlanıyor
Türkiye cephesinde ise yüksek gelen Ekim ayı enflasyon verisi sonrası hisse senetleri ve TL tahvillerin dün de olumsuz bir performans kaydetti. TCMB’den faiz indirim haberi gelmeden özellikle hisse senetlerinin belini doğrultmasını beklemiyoruz. Lâkin bunun da çok da geç olmayacağını düşünmeye başladık. Neden mi? Dün aylık fiyat gelişmeleri raporunu yayımlayan TCMB, taze sebze ve meyve gibi kendi etkisinin daha az olduğu alanlarda enflasyonist baskıların arttığına yer verirken, kendi etki alanında olan enflasyon eğiliminin zayıfladığının altını çizmek suretiyle, sadece manşet enflasyona sadece bakmanın hatalı olabileceğini ima etti.
Bizler de, uzun bir süredir, sadece yükü TCMB’nin omuzlarına bırakarak ‘canavarı’ yenmenin pek de kolay olmayacağını kaleme alıyoruz. Dün, enflasyon verisi ardından mevsimsellikten arındırılmış TÜFE verilerini inceledik.
TCMB Aralık’ta faiz indirebilir
Bu bağlamda son üç ayının yıllıklandırılmış seyrine bakarak (yayılma endeksi) Ekim ayında enflasyonun %37,3 seviyesine hafif de olsa gerilediğini gördük. Her ne kadar düşüş çok sert olmasa da, Aralık ayında da gerileme görülmesi durumunda, TCMB’nin faiz indirim kartını çekmesinin çok uzak bir ihtimâl olmadığını düşünmeye başladık.
Öte yandan, TCMB’nin 4 Kasım analitik bilançosuna göre net yabancı para pozisyonu yaklaşık 3,3 milyar dolar gerileyerek son beş haftanın en sert düşüşünü kaydettiğini gördük. Böylelikle, swap ve kamu dövizleri hâriç manşet rakam 33,7 milyar dolar seviyesine geriledi. Pek çok yatırımcının carry trade nedeniyle döviz satıp Türk Lirası alması ardından sene sonu yaklaşırken açık pozisyonların hedge edilme isteğine paralel volatilite son dört ayın en yüksek seviyesine ulaştığını da not edelim.
Güçlü TL politikası tehlikede mi?
Yaptığımız araştırmada, USDTRY’de açık pozisyonlara karşı hedging talebinin devreye girmesi ile opsiyonların dinamik yöntemleri döviz talebi doğurmuş. Kısa vadede bunu büyük bir sorun olarak görmemekle birlikte, reel kurdaki değerlenmenin uzun süre devam ettirilemeyeceğini düşünüyoruz.
Mesela dün TCMB tarafından açıklanan Ekim ayı reel efektif döviz kurunu göre bir ayda TL ciddi anlamda reel olarak değerlenmiş! Bunu anlamak için veriye de ihtiyacımız olmamalı keza nominal kur son üç aylardır yatay seyrederken, EUR’nun son dönemlerde değer kaybı ile (%50 USDTRY + %50 EURTRY)’den oluşan TL’nin sepet bazında değeri iki aydır geriliyor! İşin ilginç tarafı, otorite kuru her ne kadar orkestra şefi gibi yönetirken, kurun enflasyona verdiği destek (ithal mal fiyatları üzerinden geçişkenlik) pek de arzu edilir seviyede olmadığını not edelim!
Kıbrıs İktisat Bankası sabah raporu, Emre Değirmencioğlu